Social Justice and Equality in Turkish Education Policies
[ X ]
Tarih
2021
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Anadolu Üniversitesi
Erişim Hakkı
info:eu-repo/semantics/openAccess
Özet
In this study, the national norms and standards of Turkish education policies are discussed within the scope of social justice and equality. National norms and standards were analyzed according to National Education Statistics, Turkey Statistical Institute data and research findings in the literature. Firstly, the legal foundations of educational policies are examined within the frame of social justice and equality. Then, the implementation of educational policies was analyzed in terms of distributive, recognizing and participatory social justice. It is possible to come across many articles directly or indirectly related to social justice and equality in the laws, regulations, the country's development plans, starting from the Constitution. When the practices within the scope of distributive justice are taken into consideration, it is seen that the MoNE (Ministry of National Education) budget has increased compared to previous years but not enough share is allocated to the schools and their needs within the scope of compulsory education. In the context of the practices within the scope of recognitional justice, MoNE tries to provide the services they need such as transportation, inclusive education and support rooms for students in need of special education. However, the data obtained from research and national databases reveal that the applications of MoNE are inadequate. In the context of participatory justice, it is seen that MoNE has taken various steps in terms of democracy education or student participation in schools. However, it indicates that an adequate level about this subject has not been reached.
Neoliberal politikalarin ekonomik ve sosyal alanlarda yarattigi dönüsümle birlikte olusan toplumsal esitsizlikler, sosyal adalet ve esitlik tartismalarini körüklemistir. Dünyanin çogunda, bir çocugun aldigi egitimin miktari ve kalitesi büyük ölçüde ebeveynlerinin gelir düzeyi tarafindan belirlenmektedir. Bu nedenle devlet okullarinin amaci bütün çocuklara ebeveynlerinin gelir düzeyinden etkilenmeden nitelikli ve istedikleri kadar egitimi parasiz, ayrimciliga ugramadan, planli ve bilimsel bir sekilde sunmaktir. Ancak dünyanin çogunda bu, tam anlamiyla basarilamamistir. Bu çalismada Türk egitim politikalarinin ulusal norm ve standartlarinin sosyal adalet ve esitlik konusunda nasil bir görünüse sahip oldugu ele alinmistir. Ulusal norm ve standartlar Millî Egitim Istatistiklerine, Türkiye Istatistik Kurumu verilerine ve alanyazindaki arastirmalarin bulgularina göre incelenmistir. Ilk olarak egitim politikalarinin yasal temelleri sosyal adalet ve esitlik çerçevesinde incelenmistir. Daha sonra egitim politikalarinin uygulamadaki halleri sosyal adaletin dagitici, taniyici ve katilimci boyutlarinda çözümlenmistir. Anayasadan baslayarak egitim sistemini düzenleyen kanunlarda, yönetmeliklerde, ülkenin kalkinma planlarinda yani üst yasal metinlerde sosyal adalet ve esitlikle ilgili dogrudan ya da dolayli pek çok maddeye rastlamak mümkündür. Dagitici adalet kapsaminda uygulamalar ele alindiginda MEB bütçesinin önceki yillara göre artis gösterdigi ancak zorunlu egitim kapsamindaki okullara ve ihtiyaçlarina yeterince payin ayrilmadigi görülmektedir. Taniyici adalet kapsaminda uygulamalar ele alindiginda MEB dezavantajli gruplarda yer alan ögrencilerin okula erisimi için tasimali egitim; özel egitime gereksinim duyan ögrenciler için, kaynastirma egitimi ve destek odalari gibi gereksinim duyduklari hizmetleri saglamaya çalismaktadir. Ancak arastirmalardan ve ulusal veri tabanlarindan elde edilen veriler uygulamalarin yetersiz kaldigini ortaya koymaktadir. Katilimci adalet kapsaminda demokrasi egitimi ya da ögrenci katilimi konusunda MEB tarafindan çesitli adimlar atildigi görülmektedir. Ancak bu konuda da yeterli bir seviyeye ulasilamadigi görülmektedir. Ayrica egitimde sosyal adaleti ve esitligi saglamaya yönelik öneriler sunulmustur.
Neoliberal politikalarin ekonomik ve sosyal alanlarda yarattigi dönüsümle birlikte olusan toplumsal esitsizlikler, sosyal adalet ve esitlik tartismalarini körüklemistir. Dünyanin çogunda, bir çocugun aldigi egitimin miktari ve kalitesi büyük ölçüde ebeveynlerinin gelir düzeyi tarafindan belirlenmektedir. Bu nedenle devlet okullarinin amaci bütün çocuklara ebeveynlerinin gelir düzeyinden etkilenmeden nitelikli ve istedikleri kadar egitimi parasiz, ayrimciliga ugramadan, planli ve bilimsel bir sekilde sunmaktir. Ancak dünyanin çogunda bu, tam anlamiyla basarilamamistir. Bu çalismada Türk egitim politikalarinin ulusal norm ve standartlarinin sosyal adalet ve esitlik konusunda nasil bir görünüse sahip oldugu ele alinmistir. Ulusal norm ve standartlar Millî Egitim Istatistiklerine, Türkiye Istatistik Kurumu verilerine ve alanyazindaki arastirmalarin bulgularina göre incelenmistir. Ilk olarak egitim politikalarinin yasal temelleri sosyal adalet ve esitlik çerçevesinde incelenmistir. Daha sonra egitim politikalarinin uygulamadaki halleri sosyal adaletin dagitici, taniyici ve katilimci boyutlarinda çözümlenmistir. Anayasadan baslayarak egitim sistemini düzenleyen kanunlarda, yönetmeliklerde, ülkenin kalkinma planlarinda yani üst yasal metinlerde sosyal adalet ve esitlikle ilgili dogrudan ya da dolayli pek çok maddeye rastlamak mümkündür. Dagitici adalet kapsaminda uygulamalar ele alindiginda MEB bütçesinin önceki yillara göre artis gösterdigi ancak zorunlu egitim kapsamindaki okullara ve ihtiyaçlarina yeterince payin ayrilmadigi görülmektedir. Taniyici adalet kapsaminda uygulamalar ele alindiginda MEB dezavantajli gruplarda yer alan ögrencilerin okula erisimi için tasimali egitim; özel egitime gereksinim duyan ögrenciler için, kaynastirma egitimi ve destek odalari gibi gereksinim duyduklari hizmetleri saglamaya çalismaktadir. Ancak arastirmalardan ve ulusal veri tabanlarindan elde edilen veriler uygulamalarin yetersiz kaldigini ortaya koymaktadir. Katilimci adalet kapsaminda demokrasi egitimi ya da ögrenci katilimi konusunda MEB tarafindan çesitli adimlar atildigi görülmektedir. Ancak bu konuda da yeterli bir seviyeye ulasilamadigi görülmektedir. Ayrica egitimde sosyal adaleti ve esitligi saglamaya yönelik öneriler sunulmustur.
Açıklama
Anahtar Kelimeler
Education policies, social justice and equality, democracy culture, equality in opportunity
Kaynak
Anadolu Üniversitesi Egitim Fakültesi Dergisi
WoS Q Değeri
Scopus Q Değeri
Cilt
5
Sayı
3