Yazar "Okur, Canser" seçeneğine göre listele

Listeleniyor 1 - 2 / 2
  • [ X ]
    Öğe
    ANNUAIRE ORIENTAL DEFTERLERINE GÖRE ÜÇ DÖNEMDE ORDU SEHRINDE SOSYAL VE TICARET YASAMI
    (Yücel ÖZTÜRK, 2021) Yazici, Serkan; Okur, Canser
    Osmanli Devleti’nin son yüzyili içinde ortaya çikan Sark Ticaret Yilliklari Cumhuriyet Döneminde de varligini sürdürmüs, basta dogu Avrupa ülkelerini kapsayacak sekilde içerik olarak sehir sehir ayrilarak kimin ne ticareti yaptigi, neyin nerede bulunabilecegi, sehirlerin temel düzeyde idari, kültürel demografik özellikleri gibi konularda bilgiler veren ticaret rehberleridir. Yaygin olarak bilinen adiyla Annuaire Oriental, ticari faaliyet içinde bulunanlarin isimleri araciligiyla etnik unsurlarinin tespitinde önemli ipuçlari vermektedir. Fransizca olarak yayinlanan Osmanli nevsalleri ya da salnameleri ile benzerlikler gösteren yilliklar Osmanli Devleti’nin son yarim asrindan baslayarak Cumhuriyet Dönemi’nin ilk çeyregine uzanan bilgi yelpazesi ile Türkiye’nin yaklasik yüzyillik sosyo-ekonomik tarihine farkli bir perspektiften isik sunmaktadir. Bu çalismada Annuaire Oriental kayitlari isiginda Ordu sehrinin Sultan II. Abdülhamit dönemi, II. Mesrutiyet Dönemi ve Millî Mücadele Dönemi olmak üzere üç dönemi incelenmistir. Bu amaçla bu dönemlerden birer yil esas alinarak bu senelere ait kayitlar demografik, ticari ve sektörel açilardan grafik ve tablolarla incelenmistir. Önce Trabzon Sancagi’na bagli bir kaza olan, 1921 de Vilayet statüsüne kavusan Ordu’nun sosyal ve ekonomik yasami bu yilliklar esas alinarak incelendiginde bu üç dönemde yasanmis olan büyük sosyal olaylarin sonucuyla ekonomik yapi ve nüfus yogunlugu büyük dalgalanmalar göstermistir. Çalisma içerisinde yapilan analizlerin bir kismi kayitlarda isimleri geçenlerin isimleri üzerinden yapilan etnik ve dini çikarimlara dayanmaktadir. Ermeni, Yahudi, Rum ve Müslüman adlari karakteristik özellikler sergilediginden büyük ölçüde tutarli veriler sunan bu analiz ve yorumlarla Ordu’da iktisadi ve sosyal yasamin bir dönemi geçirdigi dönüsümlerle bilim dünyasinin ilgisine sunulmustur.
  • [ X ]
    Öğe
    II. Dünya Savaşı'nda Türkiye'den deport edilen ve Türkiye'de enterne edilen Almanlar
    (Sinop Üniversitesi, 2023) Okur, Canser; Yazıcı, Serkan
    XIX. yüzyılda siyasi birliğini tamamlayan Almanya, Dünya siyasetinde yerini almıştı. Almanya, Osmanlı Devleti ile siyasi, ekonomik ve askeri alanda iyi ilişkiler kurulmuştu. I. Dünya Savaşı'nda aynı tarafta bulunularak kader birliği yapan Almanya ve Osmanlı Devleti, savaş sonunda yenilen taraftaydı. I. Dünya Savaşı sonunda imzalanan Versay Antlaşması'nın ağır şartları Almanya'yı Nasyonal Sosyalist Alman İşçi Partisi yani kısa adıyla Nazi Partisi lideri Adolf Hitler'in yönetim anlayışına doğru sürüklemişti. Adolf Hitler'in uyguladığı antisemitizm anlayışı ile uyguladığı etnik milliyetçiliğe dayalı yönetim sonrası ülkeden birçok Yahudi ayrılarak farklı ülkelere göç etmişlerdi. Türkiye'de göç alan ülkeler arasında bulunuyordu. 1939-1945 yılları arasında yapılan II. Dünya Savaşı boyunca Türkiye hem Müttefik Devletlerle hem de Mihver Devletlerle siyasi ilişkilerini sürdürdü. Etkin tarafsızlık politikası Türkiye'nin temel politikasıydı. Fakat 1944 yılına gelindiğinde Müttefik Devletlerin bu savaşta galip geleceği anlaşılmaya başlandı. 2 Ağustos'u 3 Ağustos'a bağlayan gece Türkiye ABD ve İngiltere'nin de baskısıyla Almanya ile siyasi ve iktisadi ilişkilerini kesme kararı aldı. Alınan bu karar sonrası yaklaşık 3000 kadar Alman vatandaşının Türkiye'yi terk etmeleri Türk Hükümeti tarafından Alman vatandaşlara bildirildi. Alman Vatandaşlarının büyük bir kısmı Türkiye'den ayrılırken Yahudi kökenli olanlar ile Nazi karşıtı olanlar Türkiye'den ayrılmak istemedi. Sayıları 600 ile 650 arasında olan Alman vatandaşları için, Türk Hükümeti Anadolu'nun iç bölgelerinde enterne kararı aldı. Çorum, Yozgat ve Kırşehir'de on altı ay boyunca gözetim altında tutulan Alman vatandaşları savaş sonrası serbest bırakılarak tekrar eski yerlerine geri dönmelerine izin verildi. Enterne süreleri boyunca Türk yetkililer tarafından Alman vatandaşlara karşı herhangi bir kötü muamele yapılmamış, yerel yöneticilerle beraber, yerel halk da onları misafir olarak kabul etmiştir. Enterne kampları kurulmamış, Alman vatandaşlar halkla beraber aynı ortamda enterne sürelerini doldurmuşlardır.