Güven, Filiz2025-03-232025-03-2320192147-2610https://hdl.handle.net/11486/2003Kaynagi yasam olan uygulamalar, zaman ve zemin farki gözetmeksizin düsünce,tasarim, tutum, davranis, islem bakimindan belli bir ülkenin, bölgenin, birtoplulugun veya bir etnik grubun cografyasindan ve kültüründen gelen basatdünya görüsü disinda, ana çizgileriyle benzerlik tasiyabilir. Özellikle Erginlenme, bireyin toplumsallasma sürecinde merkezde yer almasive törensel yönü olmasi nedeniyle de cinsiyetler arasi toplumsal konumlanisfarkliliklarinin/benzerliklerinin en iyi gözlemlenecegi karakteristik bir gücesahiptir. Ilkel düsünceyle erginlenme, yasamsal kriz anidir ve bireyi bukrizden kurtarmanin yolu, artik geçersiz ve yetersiz duruma gelmis eskibaglarindan uzaklastirmak ve yeni duruma geçirmekle mümkün olabilir. Ilkelzamanlarda oldugu gibi yasamsal dönüsüm, hemen hemen her toplumda “kan” ilearacilanmistir. Sünnet kani, aybasi kani, bekâret kani vb. bireysel dönüsümesembolik olarak destek vermekle beraber, toplumsal düzeyde ayni unsur olarakkabul edilmemistir. Kan merkezli olusan farkliligin, toplumsal cinsiyet temellioldugu varsayimindan hareketle, çalisma: erginlenme baglaminda bekâret, aybasive sünnet etrafinda cinsiyete ve cinsellige dayali algiyi, toplumsal cinsiyetrolleri etrafinda incelemeyi hedeflemektedir. trinfo:eu-repo/semantics/openAccessErginlenmeToplumsal cinsiyetcinsellikkadinlikerkeklikBIREYDEN TOPLUMA ERGINLENME ve CINSIYETLERE ILISKIN CINSELLIK TEMELLI ALGI FARKLILIKLARIArticle720607110.33692/avrasyad.630742https://doi.org/10.33692/avrasyad.630742